Psikoloji & Psikiyatri

Psikoloji ve psikiyatrinin internet adresi

Paranoya

Paranoya e1501251974502 - Paranoya

Paranoya psikiyatride sanrı (hezeyan, delir, delüzyon) olarak adlandırılan düşüce bozukluklarının olduğu bir hastalıktır. Paranoya tanılı kişiler çevrelerindeki bazı insanlardan kendilerine yönelik bir kötülük geleceği kuruntuları taşırlar. Düşüncelerini destekleyecek nesnel kanıtlar olmamasına karşın kişi kuruntularının doğru olduğuna inanır, hiçbir mantıklı açıklama onun bakış açısını değiştiremez. Kuruntularını desteklediğini düşünerek ileri sürdüğü kanıtlar zorlamalı, dolaylı, abartılı, yakıştırmalı ya da çok zayıftır. Paranoyada gözlenen bu düşünce bozuklukları akıldan geçen bir düşünce düzeyinde kalmaz, kişi ilişkilerini ve yaşamını bu çerçevede düzenler ve sürdürür.

Paranoya tanısı yıllar içinde terk edilme eğilimi göstermektedir. Günümüzde bu tür klinik tablolar paranoid bozukluk (hezeyanlı bozukluk, sanrılı bozukluk) olarak tanımlanmaktadır.

Sanrı olarak adlandırılan düşünce bozukluklarının sık görüldüğü hastalıklardan birisi de şizofrenidir. Ancak şizofrenili kişilerde sanrılar dışında algı bozuklukları (varsanı, hallüsinasyon) ve kontrol dışı davranış bozuklukları da görülür. Paranoyada ise sanrı dışında diğer belirtiler bulunmaz. Diğer yandan şizofrenili kişilerde gözlenen sanrılar daha fazla ‘olması mümkün olmayan’, ‘olabileceği düşünülemeyen’, ‘saçma sapan’ ve ‘akıl dışı’ olarak nitelenebilecek özellikler taşırken paranoyadaki sanrıların olma olasılığının hiç olmadığı (örneğin ‘istihbarat örgütü taarfından izlendiğine inanma’) söylenemez.

Paranoid kişilik bozukluğu olan kişilerde gözlenen şüphecilik, kuşkuculuk ve güvensizlik bazen o derece şiddetli olur ki ruh sağlığı uzmanları bile ayırt etmede zorlanırlar. Fakat kişilik bozukluklarında belirtileriçocukluk yıllarından itibaren gözlenir, yaşamın neredeyse tüm alanlarını kapsar ve kişinin görece daha  ikna edilebilir özellikler taşır.

Kısa ve öz bilgi

  • Aşırı şüpheci, kuşkucu ve alıngan insanlar hemen paranoya olarak nitlendirilmemelidir. Bu özellikler hiçbir ruhsal rahatsızlık söz konusu olmadan da insanlarda bir kişilik özelliği olarak bulunabilmektedir. Fakat günlük yaşamı ve kişilerarası ilişkileri belirgin biçimde bozan ya da kişide çok rajatsızlık veren bir durum söz konusu olduğunda mutlaka bir psikiyatrste başvurulmalıdır.